Ceza mı, Ödül mü?

"İşte kitap okumanın faydalarından biri daha karşımıza çıkıyor. Öğrencim beni arıyor ve Doğan Hoca’nın kitapları sayesinde öğretmenliği seçtiğini belirtiyor ve ben de Doğan Hoca’ma yazıyorum.” 

Değerli okurlarım aşağıdaki mektubu okuduktan sonra siz karar verin, bu mektupta kullanılan yöntem bir tür ceza mı, yoksa ödül mü? Öğretmen arkadaşlarımın, özellikle okulda yönetici durumunda bulunanların dikkatine sunmak istiyorum. Ve bu vesileyle bana yazan değerli eğitimci Mustafa Karadağlı’ya teşekkür ediyorum. Kendisi şu an Taşhan Köyü İlkokulunun Müdürü. Taşhan Köyü, Siverek, Şanlı Urfaya bağlı. 

Mektup şöyle: 

“Şu an benimle meslektaş olan bir öğrencim eğitim-öğretim yılı başında beni aradı. Epey yıldır kendisiyle irtibatım kesikti. Sosyal medya üzerinden bana ulaşmayı başarmış bir şekilde. Öğrencisiyle yaşadığı bir olay üzerine aklına gelmişim. Kendisi okulun en yaramazlarından biri sayılırdı. Zeka ve esprileri defalarca okuldan atılmasına engel oldu. En son, ceza olarak Doğan Cüceloğlu’nun SAVAŞÇI adlı kitabını okuma cezası vermişim. Okuldan ve pansiyondan atılmaktansa seve seve kitabı okumayı kabul etti. İki gün içinde kitabı bitirip bana iade etti. Doğrusu bu kadar kısa bir süre de bitirebileceğine inanamıyordum. Anlatmasını istedim. Gerçekten de okumuştu. Kitabın en çok hoşuna giden kısmını anlatmasını istediğimde kitaptaki öğretmen karakterini severek canlandırabileceğini ve bu hususta ekibini oluşturabileceğini bile söylediğinde şaşırmıştım. Kitabın bu kadar anlaşılacağını tahmin edememiştim. İkna oldum ve gözünün önünde ceza tutanaklarını yırtıp attım. 

O olaydan sonra defalarca, disiplin kuruluna düşen çocuklara aynı cezayı verip okuldan atılmalarını engelledim. İlginçti ki Doğan Hoca’nın kitaplarını okuyan çocuklarda iyi bir değişim yaşanıyor ve kitaplar bayağı yıpranmış bir şekilde geri geliyordu; nedeni ise kitabı her yerde yanlarında taşımış olmalarıydı. O dönemin birçok öğrencisi üniversiteli oldu. Hem de kendileri olarak (yaramaz kimlikleriyle birlikte) kendini kabullenerek, kültürüyle, toplumuyla ve en önemlisi de kendisiyle barışık… 

İşte beni arayan öğrenci de bunlardan biriydi. Okulun ilk gününde cezayı hakkeden bir öğrencisine benim ona uyguladığım kitap okuma cezasını vermiş. Aile çok mutlu olmuş ve ona teşekkür etmeye gelmiş. Ailenin yanında da beni araması en mutlu kısmıydı olayın. 

İşte kitap okumanın faydalarından biri daha karşımıza çıkıyor. Öğrencim beni arıyor ve Doğan Hoca’nın kitapları sayesinde öğretmenliği seçtiğini belirtiyor ve ben de Doğan Hoca’ma yazıyorum.” 

**

Mektup özet olarak bu. Değerli okurlarım böyle bir yöntemi uygulamak benim hiç aklıma gelmezdi. Hatta, Mustafa Bey bu yöntemi uygulamadan bana yazıp sorsaydı yapmasına karşı çıkardım. Ama şu anda ortada bir gerçek var. Acaba bu disiplin yöntemi yaygın olarak kullanılmalı mı? Sizlerin bu konuda düşünce ve deneyimlerinizi merak ediyor, sevgi ve selamlarımı sunuyorum. 

Doğan Cüceloğlu (9.10.2015) 

Yorumlarınızı Paylaşın

GÖNDER

1 Yorum

  1. Fatih İbrahim KaracaBir arayış içinde olup Doğan Cüceloğlu kitaplarından haberi olmayan onlarca insan var ben etrafımdaki insanlara elimden geldiğince Doğan hocanın bir kitabını hediye edip sorumluluk alıyorum. Umarım ülke olarak tanık olma farkında olma ve sorumluluk bilincimiz her geçen gün artarak devam eder. Güzel hocam hep dualarımızdasın...
Güncel Video

Çaresizlikten nasıl kurtuluruz?

‘İyimser’ ve ‘kötümser’ olmak arasındaki fark nedir? Çaresiz mi doğuyoruz? Neden depresyona giriyoruz?