Doğan Cüceloğlu Sordu: Ekspres Kasa Kuyruğundaki Kadın (1)
"Kasadaki bayana çok sinirlenmemeyi öğrenmesini, aksi halde sağlığına zarar gelebileceğini söyledim bana teşekkür etti."
Değerli Okurlarım,
“Ekspres kasa kuyruğuna izin verilenden çok ürünle giren kadın” hakkındaki sorumuza gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkürler. Gelen ilk yanıtları sizlerle paylaşıyorum.
Soru: Bir süpermarkette 60’larında orta yaşlı bir kadın “3 parça – Ekspres Kasa” gösterilen sıraya girmiş, ben ondan sonra üçüncü kişi olarak o sıraya girdim. Kasadaki bayan, önündeki müşteriye yardım ederken orta yaşlı bayana, “Hanımefendi bu ekspres kasa, üç parça limiti var!” uyarısında bulundu. Kadın duymazlığa geldi. Kasadaki bayan yeniden uyardı; kadın yine sesini çıkarmadı, hiç bir şey yapmadı. Orta yaşlı bayanın arkasında sırada duran erkek önündeki orta yaşlı kadını uyaran bir iki şey söyledi, kadın onu da duymazlığa geldi. Sıra kadına geldiğinde kasadaki bayan çok sinirlendi, yüzü kıpkırmızı oldu, soluk alışverişi değişti. “Size kaç kere söyledim, niçin bu kuyrukta duruyorsunuz; sizi alırsam da bana kızıyorlar, sizi almazsam da. Neden bana sorun yaratıyorsunuz? Sizi kaç kere uyardım! Sizler ne biçim insanlarsınız!” türünden konuştu. Daha kötü şeyler söylememek için kendini tuttuğu belliydi. Kadın aldığı malları torbaya yerleştirirken arkadaki adam, kasadaki bayana, “İşte böyle kadınların büyüttüğü çocuklar bu ülkeyi bu hale soktu,” türünden oldukça onur kırıcı bazı laflar etti. Kadın hiçbirine aldırış etmez bir tavır içinde eşyalarını torbaya koydu ve işi bitince tıpış tıpış yürüdü gitti.
Ben kasadaki bayana, “Bu tür olaylar çok oluyor mu?” diye sordum. “Evet, çok oluyor!” dedi. “Peki, kadınlar mı, yoksa erkekler mi daha çok yapıyor?” diye sordum. Gülerek, “Maalesef kadınlar daha çoklukta,” dedi. Kasadaki bayana çok sinirlenmemeyi öğrenmesini, aksi halde sağlığına zarar gelebileceğini söyledim bana teşekkür etti.
Değerli okurlarım, şimdi size şu soruları sormak istiyorum:
a- Orta yaşlı bu bayan ve onun gibi yapan insanlar, ikaz edildikleri halde niçin ekspres kasa sırasında durmakta ısrar ederler?
b- (Eğer kasadaki bayanın izlenimi doğruysa) Neden bayanlar erkeklerden daha çok bu davranışı gösteriyor olabilir?
c- Orta yaşlı bu bayanın ve onun gibi ekspres kasa sırasında durmakta ısrar edenlerin bu davranışı yapmamaları için sizce ne gibi koşulların var olması gerekiyor?
Zaman ve emeğiniz için teşekkür ederim.
Cevap: Yaptığı yanlışta ısrarcıysa ve ikaz edildiği halde aldırış etmiyorsa o insana yokmuş gibi davranarak gerekli cevabı verebiliriz. Kadınlar detayları daha fazla önemsiyor. Bazı şeyleri edinilmiş hakları ilan edip üstüne bayrağı dikiveriyor. Böylesine ısrarcı olanlarla diyaloga girmek çok yorucu. Çünkü kendi doğrularına inandıkları için asla haklı çıkma olasılığınız yok. En etkili çözüm karsınızdakinin empati ile düşünebilmesini sağlayabilmek.
Cevap: Ne yazık ki Türkiye’de kadınlar çok geride. Ben bir öğretmenim okul çevremdeki kadınlara bakıyorum görüntüler, kıyafetler, tarzlar ne kadar değişirse değişsin kadınların (bir bayan olarak üzülerek belirtiyorum ki) ortalama bir düzeyleri var ve bu düzey çok düşük. Soruda geçen bayanın davranışları gibi binlerce davranış görüyorum. Ama bunun Türkiye’de kadına layık görülenler ve Türk kültürünün kadına verdiği değere de bir tepki olarak zihinlere işlenmiş davranış kalıpları olduğunu da düşünüyorum. Ayrıca bu tür insanlar yasal ve işe yarar bir ceza olmadıkça bu davranışlar değişmez. Sevgilerimle
Cevap: Büyük bir sorumsuzluk bence bu. Yani sıradaki bayanın gerekçesi her ne olursa olsun marketlerdeki ekspres kasalar insanların işini kolaylaştıran bir durum bunu bile bile halen o sırada olmak toplumsal yaşayışı zorlaştıran bir durum ayrıca kasiyer bayanı da zorlayan bir durum. Orta yaşlı bayanın gerekçeleri vardır mutlaka kendine göre belki fiziksel bir sorunu vardır ayakta uzun süre duramamak gibi laf işitmeyi göze alıp ayakta durmamayı göze almamış olabilir belki evinde ciddi bir sorun vardır ve hemen yetişmesi gerekiyor olabilir ya da daha vahim bir gerekçesi olabilir ama her ne olursa olsun burada insanı irkilten ve sinirlerini bozan tepkisizliğidir. Belki de insanlara bir sorundan bahsetse herkes yardımcı olmak adına buna kasiyerde dahil ekspres kasadan geçmesine izin verebilir. Ama bir başka ihtimal var ki bu çok kötü o da, umursamaz bir biçimde keyfi olarak sadece beklememek adına bunu yapmasıdır asıl sorun bu bence toplum olarak bizi yıpratan şeyde bu zaten başkalarının haklarına olan saygımız.
Cevap: a- Orta yaşlı bayan gibi bazı insanlar, Toplumun bir tepkide bulunmayacağını, bulunsa da bu tepkinin kısa süreli olacağını düşünüp, işlerini kısa sürede halletmenin toplumun tepkisinden daha önemli olduğunu düşünürler. b- Tahminimce, kadınlar erkeklere göre, toplumun sözde kibarlığına dayanarak, daha az tepki göreceklerine inanıyorlar. Bu da vurdumduymazlıklarına yol açıyor. c- Bütün toplumun daha çocuk yaştan itibaren aile ve okulda iyi bir eğitim sürecinden geçirilmesi gerekiyor.
Cevap: Deli ol onlar senin kahrını çeksin diye öğretmişler de ondan.. 🙂
Cevap: a- Ekspres kasayı kullanarak akıllı davrandıklarını sanıyorlar yada zamanları kısıtlı olabilir. b- Bayanların özellikle çocuklu bayanların zamanları kısıtlı olabilir zaman kazanmak için yapabilirler. c- Kasiyerin o müşteri ile ilgilenmemesi gerekir.( Bu davranış müşteri kaybına neden olabilir )
Cevap: Bayanın işitme problemi olmadığını düşünerek; a) Ergenlik dönemindeki bireyler gibi davranmış, umursamaması, bildiğini yapması, kendini kanıtlama çabası içinde olduğunu gösterir. Belki de bu davranışının sebebi kendi düşüncelerinin başkaları tarafından yeterince ciddiye alınmamasıdır. b) Bayanların erkeklere oranla daha fazla kompleksli olduğunu düşünüyorum. c) Parça limitini kontrol eden iri cüsseli bir görevli bulunması ısrarları ortadan kaldırmak için yeterli olacaktır:)
Cevap: 1- Acelesi olabilir, 2- Express kasanın boş olduğunu fark etmiştir, değerlendirmek istemiş olabilir. 3- Marketleri ve kasa görevlilerinin müşteri karşısındaki etkisizliğini bildiği için onları ciddiye almamak gibi olumsuz bir yolu seçmiş olabilir. 4-Özel ilişkilerinde ciddi problemler yaşamış ve yaşıyor olabilir, kendisine empati duyulmadığı için, kendisine hizmet edenlere özellikle ve bilinçle empati göstermiyor olabilir. (Yani ben de ne hizmetler yapıyorum ama, karşımdaki insan hiç fark etmiyor, anlamıyor, takdir etmiyor, duymuyor ve görmüyor) Benim yaşadığımı siz de yaşayın bakalım, nasıl bulacaksınız. Sizin bir an bile sıraya uymadığım için, hoş görmediğiniz olayı, ben yıllardır yaşıyorum. Bayanlar kültürümüz içerisindeki yerinde beklenen düzeyde yerini bulmuş olduğunu söyleyemiyorum. Erkek hegemonyası devam etmektedir. Bunun birçok nedeni olmakla birlikte, kadının özgür bırakılması ev, toplum ve ulus hayatına olumlu getiriler sağlayacağına inanıyorum. Kadın özgür değilse, toplum dinamikleri yeterince etkileşemez, beklenen enerji üretilemez. Bu ve benzer davranışların olması için, insan temel hak ve hürriyetlerinin her kesimde koşulsuz kabulü gerekiyor. Kadınların toplum içerisinde beklendik rolünde görülmesi ve anlaşılması, saygı duyulması gerekiyor. Bütün bunların olabilmesi için de, insanların iyi eğitilmiş, toplum ve evrensel ilkeler çerçevesindeki görüş açılarına sahip olması gerekiyor.
Cevap: Toplumsal kültürümüzün ve algılama paradigması içinde kendi beklentileri ile örtüşen bir seçimi herhalde kendi algılaması içinde doğru ve yararlı olduğunu bildiği, sen/ben bilinci içinde davranış göstermektedir. Bu konuda neden ve niçinin bilimsel verilere dayalı sonuçlarla açıklamak doğru olur. Siz psikologlar için harika araştırma olgu ve varsayımı. İnsan ve insanlık doğasına uygun bir paradigma, kültür, BİZ bilincinin geliştirilmesi gerekir.
Cevap: a) Herhalde , yaşlı bayanın ayakta fazla duramama (ayak ağrısı) ilgili rahatsızlığı olabilir. b) Her zaman insanın yaşlı bayana öncelik vereceğini düşünerek. c) Markete alışveriş için gelip de ne alacağını bilmeden dolaşıp zamanın çok geçtiğini fark edip bir an önce marketten kestirme çıkış yapmak.
Cevap: a) Toplumumuzda büyüklere duyulan saygıyı kullanıyor b) İnatçı olduklarından c) Kültür
Cevap: Bence ne gerekiyor biliyor musunuz EĞİTİM. Bu ülkede maalesef halen kitap okuyan insanların sayısı çok az ben isterdim ki herkes durakta araba beklerken bile kitap okusun. Ben kendi çocuğuma hep bunu aşıladım ve umarım oda kendi çocuğuna bunu aşılar, aşılar ki bir tohumda biz atmış oluruz. Sevgili Doğan bey sizin kitaplarınızın hastasıyım özelikle içimizdeki çocuğa ama okumak değil okuduğunu eyleme geçirdiğin zaman başarılı olursun. Umarım bende bir gün sizin gibi bir yazar olabilirim, pardon yeterki biz isteyelim öyle değil mi? Başarının anahtarı da bu değil mi? Zaten istemek.
Cevap: Doğan Bey Merhaba, Öncelikle ikinci şıktaki sorunuzla ilgili düşüncelerimden başlamak istiyorum bayanlar öncelikle iç benliklerini erkeklere göre yaşamlarında ve davranışlarında daha fazla ön planda bulundurmaktadırlar. Sadece ekspres kasa da değil bu davranış tarzlarını trafikte veya toplu ulaşım araçlarını kullanırken göstermektedirler. Bence bu tür insanların ilkel benlikleri aşırı şekilde gelişmiş ve dış dünyalarını tamamen algılayamaz duruma getirmişlerdir ve bu tür insanların ciddi psikolojik rahatsızlıkları bulunmaktadır. Birinci şıktaki sorunun cevabı ise tamamen ilgi çekme noktası olma eğilimidir. Hem başkalarının hakkına tecavüz etme hem de bu yol ile kaybolan ilginin tamamen başka yollar ile (küfür edilse bile) kazanılmasıdır. Üçüncü şıktaki sorunuzun cevabı ise bence bu tür insanların böyle davranışları sergilemesinin önlemini almak veya böyle ortamları ortadan kaldırmak ülkemizde maalesef çok zor gözükmektedir. Öncelikle varoluş boyutunda farkındalığın gelişmesi, toplum boyutunda farkındalığın gelişmesi ve kişisel saygı ile toplumsal saygının eşdeğerde yükselmesiyle tamir edilebilir diye düşünüyorum. Ama toplumumuzun büyük bir bölümünde gözlediğim MIŞ GİBİ YAŞAMA tutkunluğu bunların uygulanmasının önüne her zaman duvar örecektir. Sevgi ve Saygılarımla,
Cevap: Bazı insanlar kurallar konulmasından yanadır ama bu kurallara kendilerinin de uyması gerektiğini kabul etmek istemezler. Bence muhtemelen kişinin kendisini gereğinden fazla önemsemesinden ve ben merkezciliğinden kaynaklanıyor. Büyük ihtimalle kendisi de böyle bir durumda başka birini uyaracak, kurala uymadığı için kızacaktı… Sebep bence kendimize bakmıyoruz. Kurallara başkaları uymak zorunda diye düşünülüyor. Aman canım ne olacak deniliyor. Bayanların erkeklere göre daha fazla bu davranışta bulunuyor olmaları doğruysa, bu da yine kendilerinin ayrıcalıklı olmaları gerektiğine dair bir inançtan kaynaklanıyor olabilir. Ayrıca fazla tepki toplamayacaklarını düşünüyor olabilir. Diğer insanlar kibar olmak zorunda değil mi? Söylenirler ama sonuçta bir şey değişmez. Bence bu tip davranışlarda ısrar edenler için en uygun hareket aynı şekilde ısrarcı davranmak. Mesela kasiyerin onun işlemini yapmaması bir nebze etkili olabilir. Bir kere ısrarıyla dediğini yaptıran bir kişi, bunu öğrenilmiş davranış olarak sürdürecektir.
Cevap: a- Bence genelde bir şey olmaz mantığıyla sıraya girerler. Çünkü bizde kurallara uymayanlar genelde ceza veya uyarı almaz aman denip geçilir. Uyarı aldıktan sonra da belki gurur yapıp oradan gitmeyi reddetmiş olabilir. Giderse hatalı olduğunu kabul etmiş olacak ki hatalı olduğunu kabul etmek insanlar için bir eziklik belirtisi olarak görülmekte kimi zaman ve bir de şu düşünce var tabi ‘siz ne derseniz deyin sonuçta ben işimi gördüm ya ohh’ b- Çünkü genelde alışverişleri kadınlar yapıyor. c- Öncelikle bu gibi kişilerin işlemleri yapılmamalı. Kasiyer kesinlikle 5 parçadan fazla ürün almamalı ve bu tarz kişilere müsamaha göstermemeli. Bu konuda patronları da kasiyerin arkasında olmalı. Ayrıca bu kuralı sadece bir iş yeri değil bütün işyerleri uygulamalı. Çünkü kişi o zaman diğer marketler yapıyor diyerek doğru olanı öğrenemez ve öbür marketlerde bu davranışını devam ettirir.
Cevap: Bence herkes aynı değildir bu bayan ve onun düşüncesinde onun yetişme şekline benzer yaşayanlarda görülebilecek bir durum ve neden ısrar ederler çünkü bir defa yanlış yapmışlardır ve bunu düzeltmek için başka bir kasaya gitme cesaretini bulamaz elimde iki üç parça fazla olsa ne olur diye düşünüyor ve yanlışında direniyor çünkü o asla yanlış yapamayacağını düşünüyor b) Bana göre kasada görev yapan kasiyerlerin çoğunluğu hep bayan bayanlarda hemcinslerinden çekinmeyip daha rahat davranıyor c)BENCE KASANIN ETRAFINDA SÜREKLİ DOLAŞIP o ortamı koruyup gözetecek ama sadece bu işi yapacak eğitim seviyesi yüksek insan ilişkileri mükemmel bir yetkili olması gerekir tabi bunlar benim görüşlerim
Cevap: Toplum ekspres kasa uygulamasına yeni alışıyor. Beyinlerde müşteri velinimettir, ne yapsa haklıdır vardır. İkaz şekli hoş değilmiş. Ekspres kasa ibaresi daha belirgin.’Mış gibi’ olmamalı. Alışverişi bayanlar daha çok seviyormuş, insanların evlerinden kalkıp alışverişe gitmeleri, gidilen yerin onlara insanca, toplumun yerleşmiş kurallarınca saygı göstermesi şart. Hepimizin yetişme tarzı saygı anlayışı farklı. Satan kişinin ayağına kadar gelen asıl patron olan müşterinin insan olduğu, her türlü uygulamadan hemen haberinin olamayacağı, her uygulamanın da sürekli doğru olmayabileceği alışverişe kedi-köpek-at-vs. hayvanlar gelip ürün almıyor, satanlar İNSAN faktörünün ve insana Hasan Yılmaz Bey’in dediği **bana benim önemli olduğumu hissettir** sözünü bilmek zorundalar. Satış yapan yerler son derece şeytanca düşünüp, yönetiyorlar. İçeride insanların daha fazla kalmalarını s ağlamak için türlü dümenler çeviriyorlar. Bir çok kasa varken aynı anda çok azının açık olması, ekspres yazılarının net okunamaması, kuyrukta bekletip daha az eleman ile işi yönetme isteği ( Bursa’da 60 adet kasadan 5,6,7 civarı kasa açık oluyor.) Yani tüketim toplumu insan davranışlarını kendi menfaatleri doğrultusunda yönlendiriyorlar.) ……… reklamını hatırlayın *eğer … dakikada kasanız açılmazsa diye başlıyordu* neden böyle para verip reklam ihtiyacı duydular. Halkın büyük bölümü bilinç altı diyebileceğim sebeplerden dolayı her yeni uygulamayı hemen kabullenemiyor. Her uygulamadaki doğrulukta halkın lehine *mış gibi* uygulama… Kendim işletme eğitimi görmüş yaklaşık 14 yıldır insan faktörü ile iç içeyim.
Cevap: Bizim insanımız böyle değildi. Nasıl mı? Dünyada en iyi misafirperverliği ile tanınan toplum hangi toplumdu? Peki Atatürk’ün söylediği gibi köylü bu milletin efendisi değil miydi? Hayır bu özelliklerin hepsi bizde mevcuttu. Bize ne oldu da biz böyle olduk. Otobüste yaşlıya yer veren. Merdivenleri çıkmaya çalışan yaşlı amcanın koluna girip yardım eden bizim insanımız değil miydi? Tabi ki bizim insanımızdı Bir olay anlatmak istiyorum. Kaymakam evinden mesaisi için makamına gelirken merdivenlerde yaşlı bir amcanın koluna girer ve onun nereye gittiğini sorarak merdivenlerden çıkmasına yardımcı olur. Yaşlı amca bir sorunu için kaymakam ile görüşecektir. Kaymakam yaşlı amcayı makamına götürüp derdini dinler ve onun derdini çözer. Yaşlı amca kaymakama teşekkür edip der ki: ben sana acıyorum kaymakam bey oğlum der. Kaymakam sorar: niye acıyorsun amca ben kaymakamım ne dersem yaptırırım, her şey elimin altında der. Yaşlı amca: yok kaymakam bey şimdilik böylesin der. “sen şimdi benim kolumdan girip merdivenleri çıkmama yardımcı oldun. Benim sorunlarımı çözdün. Ama yeni yetişen nesil sen merdivenleri çıkarken bırak koluna girmeyi arkandan parmak atacak” der. İşte o günler bize ne oldu bilmem. Yavaş yavaş bazı değer yargılarımızı kaybediyoruz. Anlayışımızı da bu orta yaşlı bayanın durumu da böyle toplum olarak anlayışımızı kaybetmişiz… Bayanlarda bunun fazla olmasının sebebi de hep ezilen ve hep 2. sınıf insan muamelesi gören onlar da ondan…
Cevap: Eğitimsizlik toplumumuzun en büyük sorunu, bu tür olaylara kamuya açık yerlerde (market, otobüs durağı, hastane vs.) sıkça rastlıyoruz. Kasiyer bayanın izlenimi kesinlikle çok doğru; bunun bence iki temel nedeni var. 1) Kız çocuklar erkek çocuklara oranla daha çok eğitimsiz kalıyor. 2) Erkekler eğitimsiz olsa da sosyal hayatın içinde kadınlara oranla daha çok yer aldıkları için toplu halde yaşama bilincini bir şekilde alıyorlar. (Özellikle de askerde) Bir hastanede hasta kabul biriminde uzun süre çalıştım. Bu hastaneye özellikle varoşlarda yaşayan cahil kesim geliyordu ve hemen hemen her gün 5-10 kişiyle kavga ediyorduk. İnsanlar bize haksız yere saldırıyor ve hatta hakaretler yağdırıyorlardı. Hümanist duygularımın tamamını kaybettim diyebilirim ve daha çok kadınlar ve hatta sadece kadınlar kavga çıkarıyorlardı. Mesela cahil kadınlarla cahil erkeklerin farkı hitap şekillerinde de kendini gösteriyordu. Bir şey soracakları zaman ”baksana” diye sesleniyorlardı kadınlar, genelde erkekler ”bakar mısınız” hatta ”affedersiniz” derken:)) Bir erkek zır cahil de olsa askerde bir şeyler öğreniyor ama kadınların bu şansı yok ve maalesef ki maalesef zır cahil olarak kalıyorlar ve çocuk yetiştiriyorlar:(((
Cevap: a. İşini bir an önce bitirip yoluna devam etmek ekspres kasadan geçiyor demek ki. b. Bayanlar daha açık gözlü davranmaya ve fırsatlardan yararlanmaya çalışırlar. c. Diğer kasaların daha boş olması gerekir 🙂
Cevap: Merhaba Hocam; Öncelikle bizim ülkemizde insanlar bekletildikleri için kendilerini değersiz hissederler ve affedersiniz ama kendilerinin enayi olmadıklarını düşünüp kimsenin kişilik haklarına saygı duymadan ve özellikle kendisine saygı duymadan her ne olursa işini hemen bitirmek istiyor. Bu tür davranışı kadınların neden daha fazla yaptığını anlayamadım. Bana göre kadınlar bu tür şeylerde daha dikkatli olmalı. Hocam bizim ülkemizde bu gibi davranışların olmamasını istiyorsak uzun süre beklememiz gerekiyor. Çünkü kişilerde kalıplaşmış belli başlı düşünceler var ve bunları değiştirmek kolay değildir. İnsanlar kafa yapılarını değiştirmedikçe ve çocuklarına iyi eğitim vermedikçe bu tür durumların değişmesi zor. Öncelikle yetişmekte olan nesillere bunları öğretmeliyiz. Bizim toplumumuzda insanlar çocuklarını yetiştirirken yaptığı davranışları güçlülük, açık gözlülük gibi kavramlarla pekiştiriyorlar. Başka insanların hakkını yemeyi güçlü olmak veya açık gözlü olmak olarak değerlendiriyorlar ve bu görüş etrafında topluma bu tür bireyler gönderiyorlar. Hocam bizim insanımızda insan sevgisi olmadığı için ne başkasına ne de kendisine saygı duyuyor. Bizimde insan sevgisi olmayan bireylerden bir şeyler beklememiz haksızlık değil mi?(!) Özellikle benim gibi genç insanlara yapmış olduğunuz katkılardan dolayı teşekkür ederim… Kendinize çok iyi bakın sayın hocam.
Cevap: Merhabalar, Benim geldiğim ülkede şöyle bir laf vardır, bir kişinin ilk 7 yılı yoksa, zor insan olur.” yani her şey temel eğitimle başlar ( Türk insanı kreşin ne olduğunu geç öğrendiği için, ve hatta ülkenin bazı kesimlerinde kreş kelimesin anlamını bilmeyenler var ne yazık). Diyeceğim şu ki bu yaşlı teyzemize kimse laf dinlemeği öğretmemiş… yani bir çocuğun tamda her şeyi bilmek öğrenmek isterken (kreşe gitmek varken) ana babasının eteği dibinde bırakılırsa, o çocukta onların gibi basit, sıradan bir insan olur. Okul yıllarında ezbere eğitimle belki birazcık başarılı olur fakat sonra onun da modası geçer. Bu kısır döngü devam ettiği sürece, bunun gibi yaşlı teyzelerimiz ve onları eleştiren başka şahıslar var olmaya devam edecektir. Sonuç olarak eklemek istiyorum: EĞİTİM ŞART.
Cevap: bu tur olayları bende çok gördüm nasıl bir bilinçtir bilmiyorum sadece o insanlara acıyorum daha çok yaşamalılar ki nasıl yaşanır öğrensinler
Cevap: Bence bazı bayanlar daha az sabırlı diğer kasaya gitseydi daha çok bekleyebilirdi böylece belki de bir an önce evine gidebilecektir. İnsan bazen umursamaz oluyor kafasındaki düşünceleri onu dış dünyaya kısmen de olsa kapatabiliyor sadece kendi işlerini halletmeye çalışıp başka bir şeyle ilgilenmeye biliyor ve buradaki yaşlı bir bayan belki de sağlık problemi vardır bunu bilemeyiz ama kasadaki bayan her müşteriye tek müşterisi gibi davranmalı belki de o bayan o hatayı ilk kez yapıyordur ama her bunu yapan için biriktirilen sinir o bayandan çıkarılmamalıdır diye düşünüyorum ama kasadaki bayanın durumunda olmakta istemezdim galiba. Erkekler pek ev alışverişi yapmazlar galiba alacakları şeyler zaten birkaç parçadır da ondan bayanlar çoğunluktadır.
Cevap: a. Bence kulakları duymuyor, anlamadı… Zira bir insanın ısrarla böyle davranması mümkün değil… b. Erkekler daha düz mantıkla yaşıyorlar… Kadınlar daha duygusal… Devreye duygunun inat boyutu giriyor olabilir… c. İnsanın saygıdeğer bir varlık olduğu anlayışının toplumun her kademesinde bireye gerek mesajlarla gerek bilfiil yaşatılması gerekir… Çünkü zorlama ve kurallarla başarı sadece otorite mevcutken işe yarıyor otoritenin boş bulunduğu anda yine düzen bozuluyor.. doğrunun özümüze işlemesi lazım ki kendimiz zaten onu seçelim..
Cevap: a- Kişilik gelişimi ile ilgili. Bazı kimseler sürekli gelişim halinde olurlar. Kendilerini geliştirirler, bazı bireyler ise yalnız kendini düşünürler ve başkalarının haklarına saygı duymazlar. kişilik gelişimi ise şahsın aile, okul, çevresel faktörler gibi bir çok neden etki etmektedir. b- Kasadaki bayanın izlenimi tam olarak doğru değil. Uyarabilir ama canını sıkacak derecede olmamalıdır.
Cevap: Merhaba, sizde taktir edersiniz ki bayanlar alışverişi çok sever ama bir mağazada kıyafet ayakkabı vs. Gibi şeylere bakıp beğenmek bu güzel bu bana uymaz gibisinden ama iş temel ihtiyaçlara gelince lazım olanı alıp hemen oradan uzaklaşmak ister. Bu bayanın böyle davranması bu yüzden olabilir bu duruma pozitif yönde ket vurmak zor. Gecen gün haberlerde çıkan bir haberde bir araştırma sonucunu veriyordu ve su sonuca varmışlar erkekler bayanlarla alışverişe gidince tansiyonu yükseliyor kalp krizi geçirme riski artıyor bu araştırma da onu destekliyor.
Cevap: 1.) Sistem ve çarkları tarafından değerleri, onurları gururları eritilen ve eğitim verilmeyen toplum daha başka nasıl bir davranış ortaya koya bilir? 2.) Neden; kadınlar bir de aile içinde aynı durumlara maruz kalıyorlar. 2.) 1.cümlede yazı olan koşulların iyileştirilmesi ile olacak ( BU ASLA MÜMKÜN DEĞİL;SİSTEM BİLİNÇLİ KİŞİLER İSTEMEZ İSTERSE HAKLAR DOĞACAKTIR!)
Cevap: a) Bunun nedeni kadının birinin onunla ilgilenmesini istemesi ve birinin onu fark etmesini sağlamak b) Çünkü eşleri veya diğer erkekler tarafından birey olarak değer görmüyorlar. c) Bence onları güler yüzle sinirlenmeden uyarmak ve ürünlerinin yazarkasadan geçirmemek. Ama en güzeli herhalde birey olarak ona değer verildiğinin gösterilmesi, belki de kasiyer onunla biraz ilgilenir ve hatırını sorsa belki o da böyle davranmayacaktır. Bence bu kadın çok yalnız ve birileriyle iletişim kurmak istiyor.
Cevap: Bilmediği kanısındayım
Cevap: a. Çünkü o uyanıklığı yapmak adına her türlü aşağılayıcı sözü işitmeyi göze almıştır. Ve kararlıdır. b. Kadınların bazı konularda daha rahattır. Hiç bir erkek bu kadar lafı sinirlenmeden dinleyemez. Ama kadınlar sinirleri daha sağlamdır. c. Bence normal sağlıklı bir insanın yapabileceği şey değil. Dolayısıyla psikolojisi bozuk insanlar yapar.
Cevap: Sayın hocam Türkiye’de marketlerdeki ekspres kasa uygulaması zaten yanlış diyebilirim. Çünkü, her zaman- çok miktarda – alışveriş yapan sabit market müşterilerine haksızlık oluyor diye düşünüyorum.
Cevap: a) Bu tür insanlar başkalarından daha akıllı daha uyanık olduklarını göstermek için bu tür davranışlarda bulunurlar. Bunun diğer bir anlamı da karşısındaki insanı adam yerine koymamak, onu önemsememektir. Kazanacakları iki üç dakika için kurallara uymamak keyfine göre davranmak kendini ezik hisseden halkımızın kendince ön planda olduğunu benliğine gösterme çabasıdır bana göre. Zira ülkemizdeki torpille en üste yükselmek de bunun en somut göstergesi b)kadınların erkeklerden daha çok bu davranışı sergilemesinin temelinde onların düşünme sistemlerindeki farklılıklar olabilir. Kadınlar bir konunun detayları ile çok ilgilenirler erkekler ise bir konuya daha bütüncül daha genel bakarlar. Ekspres kasaya normal kasaymış gibi yönelmek de erkeklerin genelde önemsemeyeceği bir ayrıntı diye düşünüyorum. c)öncelikle bir kural varsa bu kural gerçek anlamda uygulanmalı. Madem süpermarket bir kolaylık sağlama niyetindeyse bu tür davranışlara izin vermemelidir. Kasadaki elemanına müşteri memnuniyeti adına haksızlık yapmamalı. Onu konulan kurala uyması yolunda desteklemeli ve kasiyer kız da bu tür müşterileri almadığı zaman süpermarketin yöneticileri tarafından zor duruma düşürülmemelidir.
Cevap: işini daha çabuk halledip gitmek için oysa başkalarının haklarına saygı göstermeden kaba tabirce yüzsüzlüğü de elden bırakmıyorlar. Galiba bayanlar bu konuda daha tecrübeli erkeklerin genel yapısından dolayı çok kesin tavır konmalı ve sıradan çıkartılmalıdır.
Cevap: çünkü bizim insanımız kuralların uyulması gerekliliğine inanmaz, trafikte devlet dairesinde, evlerde kuralsız yaşamlar sürmekte kimseye(çoğunlukla) de bir olmamaktadır. Kadınlar toplum içinde daha çok engelle karşılaştığı için tepki olabilir diye düşünüyorum Toplumda kuralların herkese eşit uygulanması ve uyulmadığı zaman da ciddi yaptırım olması bunun eğitimine de küçük yaşta önce ailede sonra da okulda paralel tavır alınması gerekir kanısındayım
Cevap: Merhaba doğan bey, a- Çünkü tek bir hedefleri vardır, ürünü kısa sürede alıp çıkmak, hedefe giden yolda da uyarılara direnmiş olabilir, ya da bazı insanlarda olduğu gibi vazgeçersem daha küçük düşerim, zorla bana kimse bana bir şey yaptıramaz da demiş olabilir. b- Bayanlar daha hassas, daha konuşkan ve daha ısrarcı bence, kadının hedefi gerçekleşsin yeter, belki istekleri konusunda genelde ihtiraslı, ısrarcı ve dırdırcı olmaları da kadınsal yapılardan kaynaklanıyordur. Erkekler çoğu başarıları kadınları elde edebilmek için, kadınlar istediği, tutkulu oldukları ve hatta söylenip başlarını ağrıttığı için isterler:). Ya da en iyi ihtimalle kadın erkek için bir yol levhası gibidir… Her zaman karşısına çıkar, ister, uyarır ve zorlar… c- Bencilce duygular olabilir… Başkalarını önemseme ya da ne olacak benim yaptığımdan ne önemi var ki büyüttüler diye düşünmüş olabilir… Genel tavrı olabilir… Ya da onu bunu yapmaya zorlayan unsurlar olabilir… Örneğin market dışında arabada, çabuk şunları al da gel, çabuk olmazsan ceza yerim gibi zorlamayla bu yöntemi seçmiş olabilir. Sevgi ve saygım sizinle…
Doğan Cüceloğlu (06/01/2006)
0 Yorum