“Z” ve “A” Toplumu

“Z” toplumunun insanları sadece “BEN” olarak yaşamayı zekice bulurken, “A” toplumunun insanları BENDEKİ BİZİ keşfettikleri için hem “BEN” hem de “BİZ” olarak yaşamayı akıllıca bir tavır olarak görüyorlar. Siz hangi toplumda yaşamak isterdiniz? 

 “Z” VE “A” TOPLUMU 

“Z” ve “A” adında iki toplum düşünün; ilk toplum zeki bireylerin çoğunlukta olduğu bir toplum olmakla övündüğü için bayraklarında “Z” harfi dalgalanıyor. Bu toplumda bireyin kendi çıkarını ön plana almasına, korumasına, o çıkarı çoğaltmasına, özetle ‘bireyci’ olmasına çok değer veriliyor. Bu toplumda bireyler kendilerini birbirleriyle yarış halinde görüyorlar; diğerlerini geçerek kendi çıkarını en iyi değerlendirene ‘kafası çalışıyor,’ ‘gözü açık,’ ‘zeki’ deniyor. “Z” toplumunun eğitimi çocuklarını birbiriyle yarışması için eğitiyor ve sınavlar en zekiyi seçerek üniversiteye alıp, eğitip, meslek sahibi yapıyor. “Z” toplumunda ‘kafası çalışan,’ ‘gözü açık’ ve ‘zeki’ doktorlar, hukukçular, iş adamları, yöneticiler, politikacılar, öğretmenler, polisler ve diğer meslek sahipleri sürekli diğerinin önüne geçerek daha ‘başarılı’ olmaya çalışıyorlar. “Z” toplumunda, herkesi ilgilendiren eğitim, adalet, kentli yaşam, sağlık hizmetleri, insanca, uygarca bir toplum olarak yaşama konuları ile ilgilenmek ve uğraşmak bireysel çıkar peşinde koşan insanların parasından, zamanından, enerjisinden ve emeğinden alacağı için ‘zekice’ bir tavır olarak görülmüyor. Bu nedenle toplumun eğitimiyle, düşünsel ve sanat hayatıyla, kentleşme, parklar ve yaşam mekânları gibi konularla ilgilenenlere “boş işlerle uğraşanlar” olarak bakılıyor. Ne var ki, “Z” toplumunda ‘kafası çalışan,’ ‘gözü açık’ ve ‘çok zeki’ doktorlar, hukukçular, iş adamları, yöneticiler, politikacılar, öğretmenler, polisler ve diğer insanlar her gün tıkışık trafikte, daracık kaldırımlarda, parkı olmayan, yeşilliği olmayan kentlerde birbirine güvenmeyen asık suratlı, soğuk, küskün, bıkkın ve öfkeli insanlar olarak yaşıyor ve hayatlarına ‘zekice’ devam ediyorlar. 

İkinci toplum akıllı bireylerin çoğunlukta olduğu bir toplum olmakla övündüğü için bayraklarında “A” harfi dalgalanıyor. Bu toplumda bireyin kendi çıkarını ön plana almasının yanı sıra, ait olduğu toplumun yararını da göz önüne alması önemseniyor. Parasının, zamanının, enerjisinin ve emeğinin bir kısmını, diyelim beşte birini, ‘ait olmaya’ ve beşte dördünü ‘birey olmaya’ harcıyorlar. Bunu ‘akıllı vatandaş’ olmanın zorunlu koşulu olarak görüyorlar. Akıllı bir insan olarak bireyin kendi gücünü arttırması, toplumun daha güçlü bir toplum olmasına yol açtığı için teşvik ediliyor, kendi gücünü artırmak isteyene yardım ediliyor. “A” toplumunun eğitim sistemi çocuklarını böyle bir bilinç içinde eğitiyor ve o toplumun büyük resminin herkes tarafından iyi anlaşılması eğitimin önemli bir hedefini oluşturuyor. Her bir vatandaşın paylaştığı, ‘ait olduğu’ BÜYÜK RESİM BİLİNCİ eğitimin önemli bir parçası oluyor. “A” toplumunda ‘akıllı’ doktorlar, hukukçular, iş adamları, yöneticiler, politikacılar, öğretmenler, polisler ve diğer meslek sahipleri büyük bir ekibin parçası olduklarını unutmadan, hem birey hem de ‘bizin bir üyesi’ olarak ‘başarılı’ olmaya çalışıyorlar. Tüm toplumu ilgilendiren eğitim, adalet, kentli yaşam, sağlık hizmetleri, ‘insanca, uygarca bir toplum olarak yaşama’ konuları bireysel çıkar peşinde koşarken ihmal edilmiyor; insanlar memnuniyetle parasının, zamanının, enerjisinin ve emeğinin bir kısmını BÜYÜK RESİM için bilerek ve isteyerek ayırıyor; bu ‘akıllı’ insanın tavrı olarak görülüyor. Toplumun eğitimsel konularla, düşünsel ve sanat hayatıyla, kentleşme, parklar ve yaşam mekânları gibi konularla ilgilenenlere ‘gerçek liderler’ olarak takdirle bakılıyor. “A” toplumunda vatandaşlar trafikte rahatça araba sürüyor, kaldırımlarında insanca yürüyor, bol ağaçlı ve yeşilliği olan parklarda güler yüzlü, nazik, ilgili, şevkli, arkadaşça ve sakin insanlar olarak gezebiliyorlar. 

“Z” toplumunun zeki insanları para, zaman ve emeğinin tümünün kendi cebinde kalmasına özen gösterirken, “A” toplumunun akıllı insanları para, zaman ve emeğinin beşte birini ‘ait olduğu’ BÜYÜK RESİM için vermeyi akıllılık olarak görüyor. 

“Z” toplumunun insanları sadece “BEN” olarak yaşamayı zekice bulurken, “A” toplumunun insanları BENDEKİ BİZİ keşfettikleri için hem “BEN” hem de “BİZ” olarak yaşamayı akıllıca bir tavır olarak görüyorlar. Siz hangi toplumda yaşamak isterdiniz? 

BÜYÜK RESİM ve “BİZ” konularını daha fazla irdelemek için kaynak kitap: GERÇEK ÖZGÜRLÜK 

Doğan Cüceloğlu (23.05.2015) 

Yorumlarınızı Paylaşın

GÖNDER

0 Yorum

  1. Henüz yorum yapılmamış.

İlgili kitaplar

Güncel Video

Çaresizlikten nasıl kurtuluruz?

‘İyimser’ ve ‘kötümser’ olmak arasındaki fark nedir? Çaresiz mi doğuyoruz? Neden depresyona giriyoruz?